მე, ბებია, ილიკო და ილარიონი by Nodar Dumbadze


მე, ბებია, ილიკო და ილარიონი
Title : მე, ბებია, ილიკო და ილარიონი
Author :
Rating :
ISBN : -
ISBN-10 : 9789941232534
Language : Georgian
Format Type : Paperback
Number of Pages : 230
Publication : First published January 1, 1960

"მე, ბებია, ილიკო და ილარიონი" ნოდარ დუმბაძის პირველი და ყველაზე პოპულარული რომანია. ნაწარმოების მთავარი გმირი, ზურიკელა ვაშალომიძე, გურიის სოფელ ხიდისთავში ცხოვრობს ბებიასთან. ილიკო და ილარიონი კი ზურიკელას მეზობლები არიან, თუმცა მათი ურთიერთობა უბრალო მეზობლურს ბევრად სცილდება. ისინი ერთ ოჯახად ცხოვრობენ, ერთმანეთის ლხინსა და ჭირ-ვარამს იზიარებენ. ეს არის ხალასი იუმორით, სითბოთი და სიკეთით სავსე რომანი, რომელიც გვიხატავს ობოლი სოფლელი ბიჭისა და მისი კეთილი მეზობლების კოლორიტულ პორტრეტებს.


მე, ბებია, ილიკო და ილარიონი Reviews


  • Ani doodlez

    it is one of the cutest and funniest books ever in georgian literature. Nodar Dumbadzes writing style is really light and easy to read and thats whats so appealing about his books and most importantly the balance of comedy and sadness has a great effect overall. Its a georgian classic and everybody needs to read it, i just finished it, took me like 3 days and i was crying a times, laughing , sometimes mad at the charactersand, it was really fun :)

  • plainzt

    Kimi yerlerde Gürcistan'ın Fakir Baykurt'u olarak anılan yazardan otobiyografik kurmaca bir metin. Yazarın anlatım dilinde mizah unsuru ağır basıyor diyebiliriz.

    İkinci Dünya Savaşı döneminde öksüz ve yetim kalıp köyde ninesiyle yaşamaya başlayan Zuriko'nun hikayesini okuyoruz bu kitapta. Komşuları, Zurikela ve ninesi için "bir ailenin her şeyi nasıl bu kadar tuhaf ve akıldışı olabilir" derken bu ailenin yakın dostu olan İliko ve İlarion amcalar da gariplik konusunda onlardan aşağı kalmıyor.

    Her biri kısa hikaye uzunluğunda bölümlere ayrılmış kitapta Zurikela'nın ilkokuldan üniversiteye eğitim serüvenini, amcalar arasındaki çekişmeyi, köyde ve Zurikela'nın üniversite okumak için gittiği Tiflis'te başlarına gelen trajikomik olayları takip ediyoruz. Okurken Rıfat Ilgaz, Aziz Nesin, Muzaffer İzgü gibi yazarlarımızı hatırladım hep. En sevdiğim bölüm "İlk Aşk" başlıklı kısım oldu.

    Metnin Gürcüce aslından çevrilmesi çok değerli. Fakat kitapta başlarda anlatım bozukluğu olan bir cümle grubu var. Bunun dışında çeviri kokan mı desem yabancı dilden aktarıldığı belli olan mı desem bir hava var sanki. Kitabı aslından okusam daha çok severmişim gibi hissediyorum. Her şeye rağmen okumakta sıkıntı çekilecek bir metin değil.

    Yazarı tanıdığım için mutluyum. Gürcü edebiyatı ile de tanışmış oldum. Bizim kültürümüze, hikayelerimize yakın duran duyarlılık, içtenlik, mizah duygusu seziliyor. Çevirmen Parna-Beka Çilaşvili'nin dilimize kazandırdığı diğer yazarları da tanımak istiyorum.

  • Aizhan Kimanova

    Книжный вызов 2016. Книга 18 - Я, бабушка, Илико и Илларион.
    Это первая книга Нодара Думбадзе, которую я прочитала. Где же я была раньше? Вопрос, который я задавала себе с первых строк романа. Это история о дружбе, первой любви, верности и преданности.
    Герои романа настолько живые и яркие персонажи. Они сразу же становятся твоими друзьями. Зурико, Зурикела - главный герой - обычный грузинский парнишка, троешник и прогульщик, в то же время - поэт и романтик. Его дружба со старшими товарищами Илико и Илларионом такая искренняя и преданная. Они бесконечно разыгрывают друг друга, но при этом стоят друг за друга горой. В трудную минуту каждый готов подставить плечо и принять удар на себя.
    Житейские истории, которые могли произойти с каждым, проникают в душу. Читатель добродушно смеется над проделками Зурико, Илико и Иллариона. История о том, как Илларион с Зурико заставили Илико выкопать огромную яму в поисках сокровища... или история о том, как Илларион вернулся в деревню без одного глаза... или история о том, как Илико попал в огромный глиняный кувшин в поисках вина.... это невероятный, искрометный юмор Нодара Думабдзе, непревзойденного мастера слова и тонкого юмора.
    Я очень рекомендую эту книгу всем своим друзьям и родным.

  • Banu Yıldıran Genç

    bayılıyorum böyle tatliş kitaplara. gürcistan’ın bir dağ köyünde geçiyor ama sanırsınız balkanlar. içinde barındırdığı mizah, şarap aşkı, sarhoşluklar, kavgalar o kadar benzer ki.
    öksüz ve yetim zuriko’nun hikayesi bu. onunla beraber onu büyüten ninesi olga, köyde amca dediği iliko ve ilarion kahramanlar. zaten romanın adından da belli.
    yazarın otobiyografik romanıymış aslında. şimdi teknik olarak bakarsak evet bir roman bütünlüğü yok, yılmaz erdoğan filmleri gibi biraz, epizot epizot ilerliyor ama teknik olarak bakmak gerekmiyor bence çünkü anlattığı hikaye sımsıcak bir köy hikayesi. aile demiyorum çünkü aile namına bir tek nine var.
    zuriko’nun ortaokul günlerinden üniversiteyi bitirdiği zamana kadar gidiyoruz. 2. dünya savaşının en ateşli günlerinde başlıyor roman. köyden savaşa giden, gelmeyen, yıllar sonra gelen, hasta sakat bir sürü asker var arka planda.
    alttan alta yürümeyen bürokrasiye, sscb’nin işlevsiz bürokratlarına da çokça laf sokulmuş. ama o kadar esprili ki çok da göze batmıyor. zaten batsa yazar sibirya’yı boylardı en iyi ihtimalle.
    zuriko üçkağıtçının allahı, sigara, içki, yalan, dolan her şey var daha onlu yaşlarında ama altın gibi de bir kalbi var.
    üniversite okumaya tiflis’e gittiğindeki sıla hasreti, özlemi, hele trende ilk yolculuğundaki rüyaları insanın kalbini buruyor. tiflis’te şeytan tüyüyle kendini sevdirdiği yıllarca kira vermediği ev sahibi olsun, köyündeki yavuklusu olsun, ona aşkından yüz vermediği üniversitede kendini seven kız arkadaşı olsun aslında tertemiz bir taşra çocuğu. ki tiflis’te bu nedenle sık sık dışlanıyor. köyünde de okumuş diye dışlanıyor bir yerden sonra gerçi.
    tren sahnesine, göz doktoru bölümüne, iliarion ve iliko’nun cehaletlerine, kavgalarına, sarhoşluklarına çok güldüm.
    ama çok gülen çok ağlarmış. önce sonda inek pakize’ye gülerken ağlamaya başlamam olacakların belirtisiydi ki sahilde çaktırmamaya çalışarak yanaklarımı sile sile bitirdim kitabı.
    yürek ısıtan cinsten bir roman.
    çeviri mükemmeldi. ay benim koca da gürcü ama hiç böyle eğlenceli hikayeler yok sülalesinde. müslümanlık hep sıkıcı ben söyleyeyim 🙄

  • Ekuna Labadze

    ვთქვი და ათასჯერ გავიმეორებ:
    დუმბაძე ჩემს ცხოვრებაში ერთადერთი მამაკაცია რომელიც იმედებს არასდროს მიცრუებს. ამ ქვასავით გოგოს ხან მაბღავლებს და ხანაც გულიანად მაცინებს. მიყვარს და მეყვარება აწ და მარადის.
    იმ ადამიანების მშურს ჯერ რომ არ წაუკითხავთ და პირველად კითხვის ბედნიერება ერგებათ წილად.

  • Lana Lakirbaia

    ❤️

  • Pinar Celebi

    4,5/5

  • Jim

    In Drybridge Market (Tbilisi), I found a copy of "Granny, Iliko, Ilarion and I" (მე, ბებია, ილიკო და ილარიონი) by Nodar Dumbadze. This is a tale by turns humorous and melancholic of a village boy Zuriko, a feckless student, whose best friends are two neighbours, Iliko and Ilarion and his granny. The book is set in the shadow of wartime Georgia.

    I read the English translation by Raissa Bobrova (published by Raduga in the USSR, 1985). My Georgian is not yet up to reading the original version. Both books are charmingly illustrated, the Raduga publication by Albert Jaralov, the Palitra edition by Levan Kvaratskhelia.

    The characters are all partial to cha-cha , a kind of Georgian moonshine they distill themselves. Early on, an ill fated hunting trip sees Illarion drunk on cha cha shoot the poor dog Murada, whom he mistakes for a hare.

    Iliko has his own troubles with animals, his prize sow, Seraponia, who he was counting on to give him 12 piglets, which he could trade with his neighbours for corn, pushed her way through a fence forcing her to miscarry.

    The novel has many humorous interludes, when Ilarion checks Zuriko's school leaving certificate for his suspicious Granny, he concludes it must be Zuriko's and not a forgery because "there is not a single good mark to be found in it".

    Still the certificate is enough for Zuriko to leave his village in Guria and travel to Tbilisi to be a student.

    Zuriko is far from a model student and can't make head or tail of Political Economy, he flunked the first year. He lodges with a landlady he calls Aunt Martha, who pesters him to study so he can get a grant and pay her rent. But her pestering is to no avail. Zuriko's university years are interspersed with Summers in the village. Iliko and Ilarion are often pranking the other. Ilarion and Zuriko put a message in a claypot in Iliko's vineyard saying his father had buried treasure under the apple tree. when Iliko reads the message Zuriko has to leave "To keep myself from laughing and so spoiling the entire hoax. I said I was terribly thirsty and ran down to the spring." Iliko spends the night digging a large hole to no avail. On another occasion Ilarion steals Iliko's wood, Iliko thought this might happen and with Zuriko had put primed dynamite in the logs. later around a fire, Zuriko realises it is Ilarion who had stolen the wood and tells him to get down just in time as the dynamite explodes knocking the cauldron distilling cha-cha over.

    The story is a wonderful evocation of village life in forties Georgia, the characters aren't too bright but they have a loving bond for each other. There is plenty of time for eating, drinking cha-cha and dreaming up crazy ideas. There is also a couple of love interests to tug at Zuriko's heart strings: Mari in the village and Zira in the city.


  • Aslihan Yayla

    Önce Olga nineye sonra yetim olan Zuriko’a rastlıyorsun. Derenin sesi sana huzur verirken dikkatini bozan İliko ve İlarion’un didişmesi ile hayatın hareketleniyor. Zuriko, çocukluğundan beri ninesi ile birlikte yaşayan pür pak bir çocukken gözünün önünde büyütüyorsun. Olgunluk diplomasından sonra Tiflis’te okumaya giden Zuriko, giderken ardında bıraktı kendi, ninesi, İliko, İlarion ve Meri’yi!

    Sanki toprakta yeşermeyi bekleyen bir çiçek gibi sabırlı okunmalı bu kitap. Okunmalı çünkü her bölümde yüreğine buruk bir esans bırakıyor. O da yetmiyor gülümsetirken seni aniden bir hüzünle kucaklıyor, o da yetmiyor Zuriko’nun saflığı şaşırtıyor! Diyorsun ki; git be çocuk git ve bu temizliğini kirletme; o köye, o dereye ve o ağaca tekrar çıkıp saatlerini orada oturarak geçir...

    Siyah beyaz festival filmi kıvamında sizi son sahnelerde vuran, sizi o ailenin parçası gibi hissettiren ve en mühimi yüzünüzde samimi bir tebessüm oluşturacak.

    İyi ki okumuşuz dedirten bu kitaba bir göz atmanızı çok isterim. Kim bilir belki şanslıysanız onlarla aynı masada oturma şansınız olur. O halde kadehleri kaldıralım. İlk Zuriko sonra Olga nine, İliko ve İlarion’a! Ah elbette Marta ve Meri’yi unutmamalıyız.

    #benninemilikoveilarion #mebebiailikodailarioni #nodardumbadze #dedalusyayınları

  • Lyazzat

    очень эмоциональная книга, временами можно просто от души посмеяться.
    Это моя первая книга Нодара Думбазе и просто в восторге

  • Александр Шушпанов

    Внутри помимо титульной вещи, есть ещё две - "Белые флаги" и "Закон вечности". В принципе, вещи все эти довольно неплохие, но в конечном итоге вся книга читается, как большой советский грузинский стереотип.

    В самих стереотипах ничего особенно плохого нет, если они не программируют действительность - но когда они идут сплошь, от них становится грустно и начинает подташнивать.

    Я посмотрел, что ещё есть у Думбадзе - и, наверное, не буду больше его читать.

    Следует помнить, что заесть на национальных фишках писателя может разным образом - может, как Думбадзе или там Абгарян, а может, как Памука.

  • Marika

    this is a story about a young boy,his grandmother and two neigbohours(Iliko and Ilarion) living in a small village.they live in a time of Soviet Union,each of them has lost somebody they loved in world war II.....And now they have each other to love,to help,to feel true and importent feelings of life.....to teach what is really importent....this is a story about a young boy full of love and big humor,without any drama but with elements you feel

  • James Salvatore

    One of the most delightful books I've read; every page brims with humor and their are some truly some touching, simple human moments; it is also an easy read and due to its episodic nature perfect for when you only have 20 or so minutes free. Although the English translation is out of print, you can download a scanned PDF version from the National Parliamentary Library of Georgia:
    http://dspace.nplg.gov.ge/handle/1234... . Highly recommended to anyone who has a heart.

  • Narine Gizhlaryan

    Բայց ես սա իհարկե հայերեն եմ կարդացել: Նոդար Դումբաձեն իմ սիրած գրողներից էր ժամանակին:Շատ եմ կարդացել: Վրաց գրականությունն ընդհանրապես ինձ հետաքրքրել է, շատերին եմ կարդացել, երբ դեռ 14-15 տարեկան էի: Ու դրա շնորհիվ սիրել եմ Վրաստանն ու վրացիներին: Հեյ գիդի ժամանակներ:

  • رحاب

    one of the most hilarious and heartwarming books I've ever read. A childhood favorite. I read it once every couple of years and still crack up at Zoriko's adventures.

  • Ayse Dilsad Cetin Ozyurt

    Aylar sonra bir kitap bitirdim. Kendimi iyi hissediyorum. Zurikela, İliko, İlarion ve Zurikela’nın ninesinin Tiflis çevresinde geçen samimi ve ironi dolu öyküsü.

  • Ana Pascal

    2.5

  • Esherlocked

    Ben, Ninem, İliko ve İlarion Gürcü edebiyatından okuduğum ilk kitap oldu. Yazarın üslubunu sevdim diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum, okuması keyifli bir kitaptı.

  • Lacivard Mammadova

    Məncə "mehriban" kitablar kateqoriyası yaratmaq lazımdır. Doğmalıq yaradan, içimizi isidən, personajların bizdən biri olduğunu bildiyimiz, bir yerdə güldürüb, ağladan kitablar. Bu da onlardan biri idi. Baş qəhrəman olan Zuriko uşaqlığından, qonşularından, çox sevdiyi nənəsindən və başına gələnlərdən danışır. Onunla böyüyüb universitet həyatından, ilk sevgisindən də agah oluruq. Hazırcavablılığı onu bütün problemlərdən (onlar heç də az deyil) xilas edir. Ümumiyyətlə, gürcü ədəbiyyatından çox az oxumuşam. Müəllifin yetəri qədər məşhur olduğunu və bizdə də sevildiyini bilirəm. Məmnuniyyətlə oanyenidən qayıdacam.

  • Batool

    القصة لطيفة جدًا والشخصية الأساسية الراوية زوريكو مضحك جدًا.
    فكاهية ودرامية بذات الوقت قصة ابن القرية زوريكو وجدته وجاريه ايليكو وايلاريون في جورجيا الاتحاد السوفييتي أثناء الحرب العالمية الثانية.
    كل شخص منهم فقد عزيز، لذا وجدوا الحب من خلال بعضهم البعض.
    أول رواية جورجية اقرأها، سأحاول البحث عن روايات أخرى لاكتشف هذا العالم الآخر.

  • Mariam Bregvadze

    ნოდარ დუმბაძით დაიწყო ყველაფერი და არც არსდროს დამთავრებულა , უსასრულობამდე დიდი ხანი გავწელე ის მომენტი სანამ ამას წავიკითხავდი , მაქამდე წავიკითხე ყველაფერი ალბათ ამის გარდა და ისევ იგივენაირად როგორც პირველი ლექსების თუ შემდეგ წიგნების წაკითხვისას თავიდან შემაყვარა თავი და უსასრულობის იქეთ გადაიწია ეს ჩემი სიყვარული . ვზივარ ეხლა და ვიცლები ცრემლისგან და რა გავაკეთო? :)

  • Swagata

    Beautiful, sad, happy and poignant.

  • وليد الشايجي

    خلابه بحق

  • سوسن الجبري

    شكلها حلوة بس مو لاقية نسخه الكترونية :(

  • Yulia Kopilova

    Доброе, легко читаемое произведение, пронизанное нотками кавказской мудрости и простому отношению к жизни. Рекомендую к прочтению.

  • Mariam Beridze

  • Pirunya Maturawach

    คืนวันอันแสนงดงาม​ เรื่องราวความประทับใจ​ความรัก​ และมิตรภาพ​ของตัวละคร​ ชีวิตชาวบ้านๆ​ชนบท​ ตัวละครที่อาจจะดูบ๊องไปบ้าง​ แต่ก้อแฝงไปด้วยความตลก​ จริงใจ​ อ่านได้เรื่อยๆ​ เพลินๆ​